Neler yeni
  • ☼ FLaTCaST ELELE'YE FACEBOOK , RESMİM.NET , HIZLIRESİM.COM , TİNYPİC.COM , PİC-UPLOAD.DE , DİRECTUPLOAD.NET aracılığı ile resim, gif vb. görseller kesinlikle eklenmemesi önemle rica olunur. Eklendiği an görevli arkadaşlar tarafından silinecektir!!! ☼

sade

Bayan Tasarımcı
Katılım
3 Ağu 2015
Mesajlar
162
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Parkinson hastalığı henüz tam olarak bilinmeyen nedenlerle beynin dopamin üreten hücrelerinin azaldığı nörolojik bir hastalıktır. Diğer tüm nörolojik hastalıklar gibi Parkinson hastalığı da kroniktir ve evreleri vardır.

Klasik olarak 3 evresi vardır:

1. evre: Hastalık etkilerinin gündelik yaşantı üzerinde belirgin değişikliklere neden olmadığı, 3-8 yıl sürebilen, tedaviden en çok yarar görülen evredir. Balayı evresi de denebilir.

2. evre: Hastalığın ilerlemesine bağlı, hastanın günlük yaşantısını etkileyen yeni belirtilerin ortaya çıktığı evredir. Bu evrede istemli hareketlerde zorluklar ve kısıtlılıklar görülür. İstemsiz anormal hareketler (diskinezi gibi) ortaya çıkmaktadır.

3. evre: Çok daha kısıtlayıcı olan evredir. Bu çöküş aşamasında genellikle halüsinasyonlar (varsanı), akıl karışıklığı, zihinsel bozukluklar gibi bilişsel sorunlar ortaya çıkar.


BİLMENİZ GEREKENLER

Parkinson hastalığının belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir. Aşağıdaki belirtiler dikkat çekicidir:

Uzuvların titremesi,
Yer değiştirmede yavaşlık ve zorlanma,
Sesin sertleşmesi ve zayıflaması,
Belirli hareketleri yerine getirmede zorlanma,
Yüz ifadesinin değişmesi .Parkinson hastalığı nedir?
Beynimizin işlevini yerine getirmesini sağlayan beyin hücrelerine "nöron" adı verilir. Vücudumuzun diğer hücrelerinden farklı olarak beyin hücrelerimiz öldüğünde yenilenmezler.
Nöronların birbiri ile konuşmasını ve iletişimini sağlayan kimyasallara "nörotransmitter" denir.
Nörotransmitterler bir denge halinde bulunduklarında beyin işlevini kolaylıkla yerine getirir.
"Dopamin" ve "asetilkolin" bu nörotransmitterlerden ikisidir. Vücudumuzun hareketlerinin kontrolünde rol alırlar.
Beynin tabanındaki küçük bir alan olan "substantia nigra" veya "gri cevher" dopamin üreten merkezdir.
Parkinson hastalığının nedeni halen tam olarak anlaşılamamış olmakla beraber bu hastalık ile birlikte substantia nigradaki hücrelerin büyük oranda öldüğü ve sonuç olarak daha az dopamin üretildiği bilinmektedir.
Dopaminin azalması ile birlikte asetilkolin ile dopamin arasındaki denge dopamin aleyhine bozulmuş olur. Parkinson hastalığında ortaya çıkan belirtiler bu dengesizliğin bir sonucudur.
Kimlerde görülür ne tür belirtiler verir?

Parkinson genellikle kendini 60 yaşı civarlarında belli eden bir hastalıktır.
Etkisi kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Kimilerinde hastalığın belirtileri zorlukla fark edilebilirken, kimilerinde ise şiddetli ve çok sayıda belirti bir arada bulunabilir.
Hastalığın ilk belirtisi genellikle tremor adı verilen ritmik titremelerdir. Genellikle eller ve kollarda görülse de, bacaklarda, ayaklarda ve hatta çenede de ortaya çıkabilir.
Parkinson hastalığına özgü tremorlar, tipik olarak hasta dinlenme halindeyken ortaya çıkar ve o vücut kısmının hareket etmesi ile düzelme gösterir. Tremorlar uykuda tamamen kesilir.
Rijidite veya kaslarda sertleşme genellikle boyun omuz ve kolları etkiler. Zaman içinde bu sertleşmeler kas ağrısına neden olabilir.
Parkinson hastalığı denge bozukluğuna yol açabilir ve bu durum kişinin yürümesini etkileyebilir, düşmelerin kolaylaşmasına neden olabilir.
"Bradikinezi" yani hareketlerin yavaşlaması söz konusudur. Bu durum Parkinson hastalarının yürümeye başlarken, ekstra efor sarf etmelerini gerektirir.
Yüz mimiklerindeki yavaşlama, duygusal ifadelerin yüze yansımasını güçleştirerek "poker yüzü" olarak adlandırılan donuk yüz ifadesinin oluşmasına yol açar.
Bradikinezi çok ilerlediğinde, yutma güçlüğüne neden olabilir.
Bradikinezinin hastanın hiç hareket edememesine neden olduğu "donma" durumu da hastaları oldukça rahatsız edici belirtilerden biridir. Bu durumda hasta tek başına yatağından çıkmakta yada yemek yemekte dahi zorlanabilir.
Parkinson hastalığında görülebilecek daha nadir semptomlar: depresyon, kişilik değişikliği, bunama (demans), uyku ve konuşma bozuklukları, cinsel işlev bozukluklarıdır.


Parkinson hastalığının tedavisi nasıldır?

Parkinson hastalığı temel olarak ağızdan alınana ilaçlarla tedavi edilir. Bu yöntem başarısız olduğunda cerrahi tedavi düşünülebilir.
Tedavinin temel amacı beyindeki dopamin-asetil kolin dengesini yeniden sağlamaktır.
Parkinson hastalığının en çok bilinen ilacı "levodopa" veya "L-dopa"dır. Bu madde beynin dopamin yapabilmesi için gerekli olan bir kimyasaldır.
Beyinde dopamin benzeri işlev gören ilaçlar da Parkinson hastalığı tedavisinde kullanılır. Bunlar arasında bromokriptin, lisurid, pergolin sayılabilir.
Dopamin yetersizliğine bağlı semptomların iyileştirilmesinde, asetilkolin etkisini azaltan ilaçlar da kullanılabilir.
İlaç tedavisi başlangıçta genellikle çok başarılıdır. Ancak zaman içinde ilaçların dozlarının değiştirilmesi ve hatta farklı ilaç kombinasyonlarının kullanılması en etkin sonuçların alınabilmesi için gerekli olabilir.
Parkinson ilaçlarının bazı yan etkileri vardır. Bunlar arasında bulantı, ağız kuruluğu, görme bulanıklığı yer alır.
Hasta ilaçları aldıktan bir süre sonra bradikinezi ortaya çıkabilir. Bu hareketler genellikle ağzı ve kolları etkileyen kontrolsüz hareketlerdir.
On-off fenomeni: ilaç tedavisine veya hastalığın ilerleyişine bağlı olarak tüm hareketlerini yapabilen bir hastanın aniden hareket edemez hale gelmesi, veya tam tersi bir durumun ortaya çıkması on-off fenomeni olarak adlandırılır. Parkinson hastalığında görülebilen bir durumdur.
Fizik tedavi hastanın ince hareket becerilerini, yürüme kabiliyetini ve vücut duruşunu iyileştirebilir.
Doktorun, hastanın belirtilerindeki değişme ve tedaviye bağlı yan etkilerden haberdar edilmesi büyük önem taşır. Bunun için bir not defterine her gün ilaçların alındığı saat, varsa yan etki ve belirtilerdeki değişikliklerin kaydedilmesi, doktorun hastaya göre tedavi planlayarak, tedavinin kişiselleştirmesine yardımcı olabilir.
İlaçları ve kullanılan dozları hastanın doktoru ile konuşmadan değiştirmemek gerekir.
Parkinson hastalığı, tedavi olanakları olan bir hastalıktır ve bu tedaviler genellikle başarılı olmaktadır.
Tedavinin başarısı, çoğunlukla hasta ve doktoru arasında açık bir iletişim kurulmasına bağlıdır.
"Pallidotomi" bazı durumlarda parkinson hastalığı tedavisinde kullanılan cerrahi tedavinin adıdır.
Cerrahi ile tremor (titreme), rijidite ve diskinezi iyileştirilebilir ancak donma ve düşmelerde daha sınırlı bir iyileşme sağlar.
70 yaşın altında, başka bir hastalığı olmayan hastalar için cerrahi uygun olabilir. Demansı olan hastalar, cerrahi için uygun değildirler.
Cerrahi işlem "stereotaksi" denilen bir işlem ile gerçekleştirilir. Bu işlem için hastanın genel anestezi alması gerekmez. Lokal anestezi ile bilgisayar destekli görüntüleme yöntemlerinden elde edilen bilgilerin ışığında, beynin içinde özel bir bölgeye bir iğne yardımı ile ulaşılır. Bunun için sadece kafatasında iğnenin geçebileceği bir delik açmak yeterlidir.
Cerrahinin riskleri lokal anesteziye bağlı alerjik reaksiyon, enfeksiyon (menenjit, apse), kanama. Bu riskler tüm cerrahi operasyonlar için geçerli risklerdir ve nadir olarak görülebilirler.Parkinson Hastasını Anlamak

Parkinson hastalığı yarı otomatik hareketler olan yürüme, ayakta durma, dönme gibi hareketleri etkiler. Hareketlerin başlamasında zorluk oluşur ve tamamlanması yavaşlar. İstemli bir hareketin oluşması için önce planlanması gerekir. Bu da her hareket için fiziksel ve düşünsel efor sarf edilmesi anlamına gelir ki, zaman içinde hastanın giderek daha fazla sıkıntı duymasına neden olur. Kasların zayıf olması, kişinin bu durumdan dolayı duyduğu sıkıntı ve çevredeki engeller, kapılar, dar geçitler, yerdeki çeşitli yükseltiler kişinin hareketlerinin kısıtlanmasına neden olur. Dengenin bozulması, bazı hastalarda olduğu gibi hipotansiyona bağlı baş dönmelerinin olması, eklemlerde ağrı ve katarakt gibi göz problemleri Parkinson hastalarının sık düşmelerine neden olmaktadır. Kasların güçlendirilmesi, esneme ve denge egzersizleri hastalarda düşmeleri engeller.

Destek Grupları

Parkinson çoğu zaman yalnız başa çıkılabilecek bir hastalık değildir, ailenin mutlaka destek vermesi gereklidir. Ancak hastanın olduğu kadar ailenin de desteğe ihtiyacı vardır. Bu nedenle destek gruplara katılmak sıkıntıları paylaşmak, ortak sorunlara pratik çözümler bulmak en önem verilen konulardan biridir.PARKİNSON HASTALARINDA SIK GÖRÜLEN SORUNLAR VE BAZI BASİT ÖNERİLER
Bu bölümde Parkinson hastalarının ve dolayısıyla hasta yakınlarının sıklıkla karşılaşabileceği sorunlardan ve bunlarla başa çıkma yollarından söz edilecektir.

Aşağıdaki sorunlar listesi, yaşamakta olduğunuz bir sorunu içeriyor olabilir. Böyle değilse bile, sık rastlanan sorunlardan haberdar olmak, bu sorunlarla karşılaşıldığında sizi daha hazırlıklı kılacaktır.


Düşme ve Parkinson

Çeşitli nedenlerle meydana gelen denge kaybı ve düşme Parkinson hastalığında sık rastlanan sorunlardan birisidir. Ancak her hastanın hastalığı farklı biçimde seyredebilir ve herkes düşmeyebilir. Oysa böyle bir riskin farkında olmak bile önemlidir, çünkü hastalığın ileri evrelerinde böyle bir risk söz konusu olabilir.

İstatistikler daha önce düşmüş olan hastaların, bu düşmeyi izleyen 6 ay içinde yeniden düşme olasılığının yüksek olduğunu göstermektedir.

Bu nedenle düşme öyküsü olan hastaların bu durumu gizlemeden doktoruna veya yakınlarına söylemesi önemlidir. Böylelikle, hem düşme nedeniyle meydana gelmiş sorun/sorunlar belirlenebilir, hem de sonraki düşmeleri engellemek için önlemler alınabilir.


Parkinson hasalığında düşmenin üç önemli nedeni vardır:

1- Fiziksel nedenlerden kaynaklanan düşmeler,
2- Parkinson hastalığının tedavisi için kullanılan ilaçların etkisi,
3- Evdeki veya evin çevresindeki tehlikeler
Bu bölümde fiziksel nedenler ve çevredeki tehlikeler nedeniyle meydana gelen düşmelerden söz edilecektir.

Parkinson hastalığı ilerledikçe deformasyon ve kas tonusunda (kasların aktif olmadığı zamanlardaki doğal gerginliği) hareketsizken sertleşme gibi sorunlar ve buna bağlı duruş bozuklukları meydana gelebilir. Bunlar, düşme riskini artırır.

Düşmeye neden olan fiziksel engellerin ikisi "hareketi başlatma zorluğu" veya "donup kalma"dır. Bu iki sorun hastanın ayakları üzerinde sabit olarak duramadığı duygusunu yaratıp güvensizlik oluşturduğundan, düşme için ayrıca risk oluşturur.

Donup kalma, hastalığın özelliklerinden birisi olup kişinin yürürken aniden durmasıdır. Hasta durduktan sonra birkaç saniye veya dakika yeniden hareket edemez, ayağı zemine yapışmış gibidir ve kımıldayamaz.

Ne yapılabilir?

Yürürken belli bir ritim tutturmak, şarkı söylemek veya zemindeki belli resim/şekillere basarak yürümek yukarıda sözü edilen sorunun çözümüne yardımcı olabilir. Aslında pek çok Parkinson hastası da belli bir ritimle yürümekte ve bunu yararlı bulmaktadır.
Eğer bir Parkinson hastasıyla birlikte yürüyorsanız ve yanınızdaki kişi biden donup kalırsa, yapabileceğiniz şeylerden birisi ayağınızı hastanın ayağının önüne koyarak onu ritmi yürümeye devam etmesini sağlamaktır. Hasta ayağınızın üzerinden yeniden yürümeyi başlatabilir. Bunu yaparken ayağınızı hastanın ayağının yüksekliğine kadar çıkarmanız önemlidir, aksi taktirde tökezleyip düşebilirsiniz.
Bir başka öneri de yürürken konsantre olmak ve mümkünse yürümeyi kesintiye uğratmamaktır. Bunun için de hastanızın yanında yürürken onunla konuşmamanız ve konsantrasyonunu bozmamanız önemlidir.
Hastanın dönmesi gerekirse bunu çok hızlı bir biçimde yapmaması gerekir. Bir başka önemli konu da bir nokta ekseninde dönüş yapmamaktır.
Basamakların kenarına hem kaymayı engellemek hem de basmakları görünür kılma için şerit yapıştırın.
Sürekli kullanılan eşyaları el altında tutun ve acil durumda gerekli olan numaraları alın.
Evdeki telefon mümkünse kablosuz olmalıdır ve hastanın yakınında durmalıdır.
Hasta dışarı çıkarken yanına cep telefonunu almalıdır
Önemli olan bir başka konuda kapı veya telefon çaldığında hastanın acele etmemesi gerektiğidir.
Zemin döşemesi uygunsuz olabilir. Bazı halılar gölge etkisi ile basamak varmış etkisi yapabilirler. Bu da düşmeye neden olabilir.
Yine çok desenli halılar da üzerindeki nesneleri gizleyerek hastanın ayağının bir nesneye takılıp düşmesine neden olabilirler. Hastanın yürürken takip etmesini sağlayacak bazı şekil ve çizgiler ise hata için yardımcıdır.
Halının veya zeminin üzerindeki tehlikeli yerlere bantlar veya renkli şeritler yapıştırılabilir.
LÜTFEN DİKKAT :
Düşme riskinin hastayı yapmak istediği şeylerden alıkoymasına izin vermemek çok önemlidir. Bu konuda en büyük sorumluluk genellikle hastaları "fazlaca" koruma ve kollama eğilimi gösteren hasta yakınlarına aittir.
Düzenli egzersiz yapmaya devam edilmelidir
Düşme bir kısır döngü yaratabilir. Hastalar yeniden düşmekten korktukları için normal aktivitelerini kısıtlayabilirler. Bu da hareketsizliğe, hareketsizlikse kasların güçsüzleşmesine, ve daha da önemlisi güven kaybına neden olur.
Konuşma ve dil terapisi

Parkinson hastalarının yaklaşık yarısı konuşma ve iletişim sorunları yaşar. Bazı hastaların ayrıca yutma sorunları da olmakla birlikte, konuşma, yazma ve yutma sorunları her zaman birbirine eşlik etmez. Bazı hastalar ise Parkinson hastalığı ile yıllarca yaşadığı halde herhangi bir konuşma sorunu yaşamaz.

Aşağıda hastaların yaşadığı sorunlar özetlenmiştir:

SES

Ses kaybı
Sesin volümünün azalması
Sesin tekdüze hale gelmesi// iniş çıkışını yitirmesi
Boğuk veya titrek ses
Konuşmaya başlamakta tereddüt etme veya ses çıkarma güçlüğü
Çok hızlı konuşma
YAZMA
Yazının düzgün başlayıp gittikçe küçülmesi
Çok okunaksız yazma
Yazarken elin çok fazla titremesi
YÜZ
Mimiklerin (örneğin kaşların çatılması ve gülümsemenin) kaybı
Yüzün ifadesini kaybetmesi
Aynaya baktığında hastanın yüzüne yabancılaşması
YUTMA
Başı dik ve dudakları kapalı tutma güçlüğü. Bazen salya akabilir
Dişlerin karşılıklı olarak kapanmaması
Yiyecek veya içeceklerin kolaylıkla nefes borusuna kaçması
Her bir yemek süresinin uzaması
Hastanın yutma sorunları nedeniyle utandığı için dışarıda yemek yemekten kaçınması
Pek çok kişi bu sorunların hiçbir çaresinin olmadığını düşünür. Oysa Bu ve bezer sorunlarda konuşma ve dil terapistlerine başvurulduğunda yardım alınabilir. Böyle bir yardım alıncaya kadar ayrıca kendi kendimize yapabileceğimiz şeyler de vardır
 
Paylaşım için teşekkürler.
 
Paylaşım için teşekkürler.
 
Geri
Üst Alt